6 Ocak 2008 Pazar

futbol ve politika!


bir maçın arkasından ne denir bilemem, onu spor yorumcular yapsın!
ben başka açıdan maçı izledim.
futbola politikayı bulaştıran ve onu belli bir amaç yönünde kullanmaya başlayan fethullah gülen ve ekibinin bu maç ile birlikte eski güçlerinin kalmadığını gösterdi.
gerçi bir sembol olan hakan şükür, bir bastonla dolaşmadığı kaldı sahada. en başarısız oyuncu olmasına rağmen sahadan çıkarılmadı. bu duruma pirim veren fatih terim sonun sonuna geldiğini ilan etmiş oldu. çünkü hedef futbol değil, belli bir ideolojinin spor sahaları içinde reklamını yapmasına izin veren ve bunu destekleyen konumundan vaz geçmediğini izledim.
fethullah gülen'den izin alarak sahaya gelen başka oyuncusu ise, sahanın en kötülerinden olduğu gözükmüştür. maçın sonuna doğru kenara alınan oyuncu kaybettiğinin de farkındaydı.
futbol, belli bir kesmin propaganda alanı olmayı uzun zamandır sürdürmektedir. zaman gazetesinin ilanları tüm futbol sahalarını süslemektedir.
fettulah gülen ekibi elinden gelen her türlü propaganda aracını en iyi şekilde kullanmayı sürdürmektedir.
****
pennsylvania eyaletinde, 104 dönümlük, 10 binayı içeren bir arazinin ortasında fethullah gülen'in çilehanesinde buluşan cengiz çandar hocasının elinden öperek onu övüyordu köşe yazısında.
hani sağlık muayenesi oluyordu, hala genç kalan ve dünya islamının merkezi olmayı hedefleyen hoca ile uzun uzun sohbet eden mürit cengiz, ballandıra ballandıra anlatıyor ve 28 şubat öldü diye haykırıyor!
****
bektaşiye sormuşlar, baba erenler nedir bu durumlar, bir yandan futbol, bir yandan amerikada orman içinde yaşayarak demeçler vermek?
erenler kafasını sallamış, sonra global liberal politika bu olsa gerek!

16.11.2005
ismail cem özkan

Hiç yorum yok: