7 Ocak 2008 Pazartesi

her erkek aldatır!

sabah programları ve öğle kuşağı programlar teveler için maliyeti en ucuz olması gereken saatlerdir.
çünkü izlenme oranları düşüktür.
izlenme oranını en iyi şekilde nasıl yukarıya çeker diye iyi düşünülmüş programlarda var.
her kültür içinde toplumun en zayıf noktaları tespit edilip o konuda programlar üretilmiş.
sabah programları bizim gibi dedikoduyu seven toplumlar için biçilmez programlar üretilmekte.
hatta bu dedikodu programları o kadar ilgi topluyor ki, akşam kuşağı içinde yayınlanan programlarında konusu oluyor.
toplumsal hiç bir problemden söz etmeyen bu programlar, kişileri kişisel problemler içinde oyalamaktalar.
son dönemde geliştirilen mizah anlayışı ile aynı değil mi?
leman kültürü belden aşağıya yapılan espriler ile belli bir okuyucuya ulaşmış ve onun dışında okuyucuya seslenmeyi düşünmeyen anlayış ile teve kanallarının anlayışı arasında ne fark var?
sorunlardan uzaklaştırılmış, günlük yaşamdan koparılmış insan!
toplumsallıktan uzaklaştırılmış ve örgütlenmeyi kölelik olarak algılatılan bir dönem!
toplumu bir şekilde örgütlüyorlar, ve bu örgütlenme görünmeyen eller ile yapılmaktadır.
siyasi örgütlenmeler ve projeler yerine bir an önce köşeyi dönme kulüpleri!
banu alkan fan kulübü gibi..
fenerbahçe cumhuriyeti kulüpleri..
falan ya da filan amacıyla oluşturulmuş kulüpler!
toplum örgütleniyor, yalnızlar kulübü gibi!
gerçek sorunlarına sahip çıkacak olan siyasi örgütlenmeler içinde kaç üye bulunmaktadır?
ülkenin kaderini değiştiren siyasi partilerde üyelerin profiline hiç bakıldı mı?
kimler üye?
siyasi partiler dahi sisteme karşı alternatif politikalar üretmiyor, kişisel çıkarları öne almış bulunmakta.
bir kişi veya kişilerin belirlediği politikada o parti içinde görüş bildiren acaba var mı?
demokrasi anlayışı olarak bir kişinin konuşması ve diğerlerinin susması ve onaylaması olarak algılamaya alıştık!
sabah teve programlarına bakın, hiç düşünmenize gerek yok!
çünkü düşündürecek herhangi bir şey yapmıyorlar!
banu alkan'ın evlenmiş ve halan boşanmamış olan bir adamla aynı odayı paylaşması ve kendine ait fan kulübünün olması!
adamı zorla banu kollarına atma programı olarak algılıyorum!
üstelik bunu canlı yayınlarda tartışıyorlar.
evli birinin eski sevgilisi ile aynı odaya koyup seyirci artırmayı düşünenler acaba kaç hukuk kuralını çiğnediklerini, kaç toplum normunu ters yüz ettiklerini bilmiyorlar mı?
ve bu davranışları ile aile kavramı içinde aldatma kavramının meşrulaştırılması olarak algılanmıyor mu?
belki şimdilerde aldatma çok doğal ve olması gereken şey olarak algılanabilir!
her erkek aldatır!
peki kadın aldattığında neden aile içi cinayet işlenir ve bu devlet tarafından teşvik edilir?
devlet teşvik ediyor, çünkü hukuk kuralı içinde bu tip cinayetlere ceza indirimi var.
devlet eli ile neler yapılıyor, neler?
sabah programlarına bakın, bunu gözler önüne seriyor, bilmeden!

29.12.2005
ismail cem özkan

Hiç yorum yok: