9 Ocak 2008 Çarşamba

Yahudi düşmanlığı ve sol!

Yahudi düşmanlığı ve sol!
Üniversite yıllarında bir öğretim üyesi ulus devletini açıklamaya çalışıyordu. O güne kadar Kemalist eğitim sürecinden geçmiş olduğumuz için bize yabancı olmayan cümleleri tekrarlıyordu. Üniversite kapısı bana başka bir ufuk açmıştı, çünkü orada diğer ulus devletlerden gelen insanlar ile tanışmıştım.
Bir yandan klasik söylemi yaparken, elimi kaldırdım, tanımınız içinde tarih, din, ortak coğrafya ve ortak köken gibi özelikleri bir çırpıda sıraladınız, fakat yaşadığımız dünyada bu tanımlara uymayan birçok ulus devlet var, şimdi onlara ne diyeceğiz. Hatta devlet olamamış uluslar. (O sıralarda Filistin hala ulus devlet olma mücadelesi vermekte, yeni bir Filistin birlikteliği kurulmuştu, sürgünde yaşayan Filistinliler tarafından.) Şimdi bu durumda o topluluklara ne diyeceğiz?
Duraksamıştı, bugüne kadar tekrarladığı ve ezbere yapılan konuşma bozulmuştu, sınıf bir an sessizleşmişti. Yeni liseden çıkan öğrenciler, tıpkı lisedeki gibi sessizleşmişlerdi. Öğretmenin söylemlerine karşı nasıl laf edilirdi? Sessizliği yine öğretim elemanı bozdu, ‘anlayamadım örnekler misin?’ dedi. ‘Elbette!’ diyerek söze başladım. Onun bize vermiş olduğu sıralamayı konuşmamın planına oturmuştum. Tarih birlikteliği, ortak bir geçmiş. Şimdi İsrail devletini oluşturan çoğunluğunu oluşturanların farklı farklı tarihi geçmişleri vardı. Her biri başka coğrafyalardan gelmiş veya getirtilmiş insanlardan oluşuyordu, hatta büyük çoğunluğu İbranicede bilmiyordu. Tevrat temel alınarak bir tarih yazılabilinirdi, fakat yaşam ne kadar örtüşürdü, yazılan sadece destan olurdu!… Sadece onlar mı, Avustralyalılar, Kanadalılar, Yeni Zelandalılar, her birini oluşturan insan topluluklarının tarihleri farklı farklıydı. Demek ki bunlar ulus devlet değil!.. Din birlikteliği konusuna gelince, Filistinlileri hemen örnek göstermiştim, çünkü yanımda oturan Muhammed Filistinliydi. Filistin halkının % 40’a yakını Hıristiyan inancına sahipti. Yani bizim görmek istediğimiz gibi Müslüman değildi. Şimdi Filistinliler ulus olmuyor mu? Ortak coğrafya konusuna gelince, sürgün edilmiş, parçalanmış birçok halk var dünyamızda, şimdi bunlara ulus demeyecek miyiz? Filistinliler ulus değil mi?
Filistinliler bir ulus olduklarını her fırsatta haykırdılar ve ulus devlet kurmak için büyük yollar katlettiler. Şimdi bu kazanılan mücadelede nihaiyi sonuca henüz varılmış değildir. Bu mücadele inişli çıkışlı bir şekilde devam edecektir.
Bugünlerde Filistinliler yine bombalar altında, seslerinin acıya karışık olarak gökyüzüne doğru haykırıyorlar. İsrail devleti acımasız bir şekilde kendi amaçlarına uygun şekilde tarihi değiştirmeye çalışıyor. Bu savaşta doğal olarak Filistin halkı yanında olmak, barışı savunan biri olarak görevdir. Bu dayanışma içinde olurken de Yahudi düşmanlığını yükseltmemek gereklidir. Çünkü dünyanın en güçlü barış harekatı Yahudi toplumu içinde örgütlenmiştir. O barış girişimi ile ortak bir şeyler yapılmalıdır.
Televizyon/ internet haberlerinden izlediğim kadarı ile İsrail kınama eylemi sırasında bir İngiliz vatandaşını Yahudi’ye benzeten sol görünümlü kişiler, o vatandaşı linç etmeye kalktılar. Bir sol adına yapılan eylemde birden çok hata yapılmış olduğunu gördüm. Bir İsrail’i kınama eylemi, Yahudi düşmanlığı şeklinde cereyan etmiştir. Bir İngiliz’i Yahudi sanarak linç etmeye girişilmiştir. Bu da göstermektedir ki, sol, sağ ile farklı çizgisini belli konularda koyamamaktadır. Sol, sağ kadar ırkçı ve de saldırgan olabilmektedir. Linç kültürü toplumun bütün tabanında var olduğunu göstermektedir.
Türkiye solu kendisini yeniden tanımlamak zorundadır. Irkçılığı ve o düşünceyi içinden tamamı ile kazımalıdır. Bir kişinin geçmişi ve ırksal tarihine bakarak damgalamak olayı ırkçılıktır. Bir kişinin dini inancına ve ırkına göre tavır almak ve onu, o durumu ile yargılamak ırkçılıktır, solda bu gibi tartışmalar olamaz. Kişileri geldikleri kültüre göre yargılamak ya da küçümsemek olamaz.
Alın terinin rengi, ırkı ve ulusu olmaz. Sol evrenseldir, ezilenler ile her platformda dayanışma yapmak zorundadır. Sol dayanışmacıdır. Sol bütün hakların ayrılığını değil, birliğini savunur. Bütün dünya işçileri birliği son amaçtır. Ulus devleti değil, işçilerin birlikteliğinden oluşan devleti savunur. İşçilerin birlikteliğinde ise, ulus devleti tanımında olan, ırksal birlik, ortak tarih vs gibi kriterler olmaz. Alın terinin rengi olmaz!
28 Temmuz 2006
ismail cem özkan

Hiç yorum yok: