12 Haziran 2012 Salı

Sivas ateşi yanmaya devam ediyor


Sivas ateşi yanmaya devam ediyor
Sivas’ta bugüne kadar anmalarda bir eksiklik olduğunu hissediyordum ama kelimelere dökemiyordum, bugün bir şeyin farkına vardım, Sivas’ta sağ sol ya da Alevi Sünni çatışması yoktu, orada çatışma diyecek her hangi bir şeyde yoktu, peki ne vardı, gözden kaçırılmak istenen ne?
Bugün daha rahat söylüyorum, Sivas’ta “insanlık katliamı” vardı, o katliama katılanların hepsi insanlık suçu işlemiştir, o insanlık suçunu savunanlar bu suça ortak olmuştur.
Bugün, o suça katılanlar ve suçu yok etmek isteyenlerin baskısını görüyoruz. Sivas davası bunun yansıması... Ölenleri suçlu, yaşayanları ise kader kurbanı olarak göstermek istiyorlar.
Ölenler suçlu değildir, katillerde kader kurbanı değildir.
Her şey daha çıplak, gün geçtikçe ve tarih notunu düştükçe daha da çıplak olarak gözükecektir, ortadaki suç insanlık suçudur.
Sessiz kalmak bu suça ortak olmak anlamına gelir.
Sessiz kalmayın!
Bu suç; bizim kuşağımıza ve bu ülkede yaşayan herkesin sırtına kara bir leke olarak yapışmasına izin vermeyin...
Hayır deyin!
İnsanlık suçuna yeni suçluların oluşmasına izin vermeyin, durdurun!
Bu ülkede yaşayanların hepsi suçlu değildir, ölenlerde bu ülkenin insanıydı.
Suçlular ortada, onları kollayan ve koruyanlarda...
Tarih katilleri not etti, koruyanları da ve yaşam var olduğu sürece bu gerçek yok edilemeyecek...
Sivas anmaları sadece Alevilerin ve Alevi örgütlerin andığı etkinlik olmamalı, aksine insanlık suçuna hayır diyenlerin anması şeklinde olmalıdır...
Orada işlenen suç, Alevi - Sünni ya da sağ  - sol çatışması değildir, insanlık suçudur ve çatışma olmadan suç; birilerinin denetimi ve yönlendirmesi ile işlenmiştir.
Bu suça ortak olmamak için, tarih önünde başımızın dik olması için, bu suçu işleyen, suçu yönlendiren, suçluları kollayan, koruyanlar ile aramızda kalın bir çizgi çekmeli, onları tarihin içinde yargılanmasına uygun ortam hazırlanmalıdır.
Tarih hiçbir olayı unutmaz, unutturmaz, suçlular bugün suçsuz gibi gözükebilir, fakat devran döner, gerçek her zaman tarih önünde galip gelir.
Yalanların gölgesi uzun olur, yalana ortak olmayın.
Sivas, 2 Temmuz günü ateşlerin içinde karanlığa bırakıldı. Tarih, karanlık noktaları zaman içinde aydınlatacaktır, yargılayacaktır. İnsanlık suçu işleyenlerin geleceği aydınlık olmayacaktır, tarih onları uygun yere ve uygun renkte kayıt etmeye devam edecektir.
2 Temmuz unutulmayacak, çünkü 2 Temmuz’da yanan alev, suçlular gerekli cezayı almadığı sürece de yanmaya devam edecektir.
Suça ortak olmayın, ölenler suçlu değildir.
İsmail Cem Özkan