29 Ağustos 2015 Cumartesi

Zonguldak’ta bir vekil adayı!

Zonguldak’ta bir vekil adayı!


İşçi şehri, emekçilerin alın terinin siyaha döndüğü şehir yıllar içinde eski görünümünü kaybetti, yerine liberal ekonominin getirmiş olduğu tüketim çılgınlığı içinde doğanın TOKİ olduğu bir düzene doğru evrildi. Ekonominin atardamarı ağır sanayiden inşaat sektörüne, tarımı köylülüğü yok edeceğiz derken hepten buharlaştırdığı bir dönemde yerelin sorunlarını meclise taşımak için genç bir girişimci adaylığını açıklıyor. Cesaret işi, çünkü vekilliğin de para ile alınıp satıldığı, parti başkanlarının iki dudağı arasından sızan bir isim olduğu dönemde her şeye rağmen vekil adayım, yerelin sorununu meclise taşıyacağım demek!

Yerelin sorununu en iyi bilen o bölgede en çok gözlem yapan ve gözlem yapmakla kalmayıp dillendiren, dillendirmekle kalmayıp nasıl çözüleceği konusunda bilim insanları ile sohbet eden medya çalışanı bir anlamda en iyi vekil adayıdır. Vekiller temsil ettikleri yerlerin konu mankeni ve lideri o yerele geldiğinde gidip karşılayan birer protokol insanı değildir. Aksine yerelde biriken sorunları meclise taşıyıp, merkezi hükümetin planları içinde o sorunun yok edilmesi için yer almasını sağlamaktır. Ne yazık ki bu ülke hala yerel yönetimlerin güçlü olduğu ve yerel sorunların sorunun olduğu yerde çözülebildiği ülke değildir. Merkezi hükümetin kararı olmadan yerel bir ihale bile yapılamayacak şekilde merkez tarafından kontrol edilmekte ve kurallara uyuldu mu diye sözde denetimlerin yapıldığı alanlardır.

Merkezin bu kadar güçlü olduğu ülkede bazı sorunlar elbette merkezin gözünde kaçmakta ve hatta siyasi iradenin çıkarına uygun olarak istatistiksel olarak yeninden anlamlandırılmaktadır. Merkezi planlarda sorunların üstü örtülüp her şey güllük gülistanlık gibi gösterilir ta ki bir iş cinayeti ortaya çıkana kadar. İş cinayeti ortaya çıkınca artık suçlu kim diye aramalar başlar ama gerçek suçlular gerçek anlamda ortaya çıkarılmaz.

Merkezden bakılınca olaya merkezin gözlüğü ile olaya bakılır… Merkezin gözlüğünü takanlar yerelde hiç yaşamamış atanmış kişilerdir. Atanmış dediğime de bakmayın parti genel başkanın seçtiği ve aday gösterdiği vekil adaylarıdır. İktidar partisi ya da başka korku ile insanlar kötünün iyisini seçmek adına parti seçilir ve gönül bağı kurulamayan bir süreç devam eder. Bu süreç 12 Eylül’den bugüne kadar sistematik ve bilerek sürdürülmekte ve korku ile seçmenin nabzı tutulmaktadır. Korkutulur ve korkulan başa gelir. Zonguldak bugün ekonomik olarak zengin bir şehir değilse, Zonguldak’ta yaşanan sorunlara yabancı vekillerin temsil etmesindedir. Yerel, yerelde yaşayan ve yerelin sorunlarını iyi bilenlerindir, dışarıdan atanan vekiller ancak maaşlarını ve kariyerlerini düşünürler.

Zonguldak’ta bir arkadaşımız vekil adayı olmuştur, o milletin vekilidir. O Zonguldaklıların vekili olacaktır. Bu seçim ya da başka bir seçim de mutlaka eğer isterse olur. Şimdi önseçim için aday olan ama aday olacağını düşündüğüm Sevcan Özelli’nin vekillik yolunda başarılar dilerim. Biliyorum ki, o doğru bir adaydır ve Zonguldak için bir şanstır, Zonguldak kendi içinden yetiştirdiği bir değere değer verecektir.


İsmail Cem Özkan

Hiç yorum yok: