5 Mart 2010 Cuma

ABD’de yapılan 24 Nisan oylaması!

ABD’de yapılan 24 Nisan oylaması!

ABD’de her sene 24 Nisan öncesi bir oylama sürecine girer. Sanki başka süreç olmuyormuş havası yaratılır bu sayede. Bizi ilgilendiren süreç, her senenin bu aylarına rastlar ki, ben baharın geleceğini bu süreçten çıkarırım. Takvime bakmam, bizim milletvekilleri ABD yolcusu oldu mu, tamam derim bahar gelecek. Her sene tekrarlanan süreç, doğal bir olayın olması gibidir.

Oylama bazen alt komisyondan onaylanarak geçer, sonra ülke içinde homurdanmalar başlar. Homurdayanlar genelde politikadan para kazananlar olması tesadüfi değildir. Halka uzatılan mikrofonlar, bu homurdanmaya eko yapmak içindir. Eko ile süslenen haberler, hayal kırıklığı ile zafer arasında giden haberler ile devam eder. Evet oyu verenler; lobinin satın aldığı kesimdir, hayır diyenler ise, tarihi olayları politikaya alet etmeyen sağ duyulu insanlardır. Sözler havada uçar, ekranlardan evlere girer. Sonra 24 Nisan geçtin mi, bir daha ki seneye kadar unutulur.

ABD başkanı bizim ile çıkarsal ve siyasi ilişkinin farkındadır, o fark ettiği içinde bu olay geçmez senatodan inancı ağır basar. Çıkar ilişkileri, alınacak kararı belirler. Bu tarihin bize öğrettiği doğrudur. Tarihin sübjektif olması da buradan gelir, çünkü her döneme göre olaylar yorumlanır, gereği görülürse kahramanlar çıkarılır, uydurulur, hatta o uydurulan kahramanlar için heykeller bile dikilir. Tarihin geçmişi, zaferler ile örülüdür. Zaferler ise, genelde kan ile sulanmış ve beslenmiştir.

Bu her yıl oynanan oyunun sonlanmasını kimler istemez diye sordum kendi kendime. O oyun birilerinin işine gelmektedir. Mecliste grubu olan partiler, ülkenin birliği ve bütünlüğü için bu aylar içinde ABD yolcusu olurlar ve lobi için kasalar açılır. Açılan kasalar ve harcanan paralar hangi kanuni temele dayanır sorulmaz ama her yıl ABD senatosunda bu oylamaya katılacak senatörlerin kapısı çalınır. Senatörler bizdeki gibi ücretsiz görüşme yapmaz, onların bir ücreti vardır, o ücret ödenir. Onlar ile birlikte yemekler yenir, sohbetler edilinir, hediyeler verilir. Elbette işler bu kadar basit değildir, çünkü randevu almak için geçilecek yol çoktur, danışmanlar, sekreterler, bağlı bulundukları vakıflar ve fikir kulüpleri. Her birine bir harcama yapılır. Sohbetler edilir. Sohbet edilirken temsilcilerimizde o koşullara uygun yaşar.

Her sene, o tarafa giden belirli milletvekilleri olur, genelde meclisler arası dostluk grubuna dahildir. Her ülkenin meclisi ile dostluk grubu kuruludur. Ama bu dostluk gruplarının bazıları çekicidir. Çekici olması o ülkeye yapılan ziyaretlerdir. Amerika, bizim stratejik ortağımızdır, yani içtiğimiz su ayrı gitmeyen bir ilişki içindeyiz. O kadar içli dışlıyız ki, hükümetten bağımsız ülke içinde yapıları vardır, silahları vardır, planları vardır… Meclisler arası diyalog grubu her sene ziyaretlere giderler. Meclisimizde her milletvekili bir dil bilir(!), o dilini gittiği ülkede kullanmak ister, pratik yapmak için iyidir bu ziyaretler, öte yandan tecrübe kazanırlar, ileride eğer lider olacaklarsa, o liderlik için tecrübe ve uluslar arası ilişkiyi bilmek önemlidir.

Osmanlı zamanında olan bir olay için yollara çıkılır, hani bir zamanlar Ermeni tehciri yalandır, soykırım ise koskocaman yalandır diyen parti liderleri ise bugün Silivri konukları arasında, darbe yapmaya teşebbüsten sorgulanıyorlar! Devran sürekli dönüyor ama değişmeyen bir şey var, her sene ABD yolculuğu ve orada yapılan lobi faaliyetleri. Meclisten geçmiş olması bizim açımızdan ne anlam ifade ediyor? Hadi diyelim geçmiş olsun, ne olacak? Meclisten geçmiş onlarca ülke var, onlar ile ilişkiler nasıl devam ediyorsa ABD ile de devam edecek, stratejik ortaklık, bir karar ile bozulacak değildir.

24 Nisan kararının geçmemesi için değişik çıkar grupları sürekli aynı oyunu oynuyor, bu işi bir sermaye hareketi olarak gördüklerini düşünüyorum. Kongre turu yapılır, kongre turuna katılanlar ve kongre içinden bu işten yararlananlar olur. Birilerin can suyu olur, birilerine yol harcırahı olur!

Her sene oynanan oyun, bu sene nasıl biter dersiniz? Geçecek mi? Geçmeyecek mi? Bunun için lotarya var mı? Kaç kişi bu lotaryaya para yatırıyor? Her olaydan lotarya çıkaranlar, her oyunda hile yapanlar bu işte de hile yapıyorlardır diye düşünüyorum… ABD Meclisi onaylasa ne olur, onaylamazsa ne olur? Soykırım yaptığı onaylanan Almanya bu onaylı durumundan ne rahatsızlık duyuyor? Şimdi Yahudiler, tarihte tek soykırım halk olmak için her oylamada söz söylerler, onlar için her şey tek olmak içindir. Eğer iki olursa bu sefer ağırlıkları ve duygu sömürmeleri mi bitecek? Ne olacak şimdi?

Eğer meclis onaylarsa bizim parlamenterlerin planlı gezileri sonlanması acaba birilerini üzer mi? Başka konu bulup gitmek için neden mi yaratamıyorlar? Oraya giden, bu işin uzmanı olan eski büyükelçiler bu durumdan çok üzülecekler ama ne yapalım ki, çıkarlar karar verecek, onların lobi için yaptıkları değil!

Hiç yorum yok: