25 Nisan 2011 Pazartesi

Adam ve kadın

Adam ve kadın
Adam, yatağına yabancı bir kadını aldı. Kadın, yabancı bir yatağa, yabancı bir adamın yanına sokuldu.
Adam yatağındaki yabancı kadına baktı, gülümsedi. Kadın, yabancı yatakta henüz ısınmamış yerinden adama baktı ve gülümsedi.
Adam yabancı kadına baktı, göz kırptı. Kadın adama baktı, yabancı yabancı.
Adam, yabancı bir kadını ağırlıyordu yatağında, ilk defa yatağında görüyordu. Kadın, ilk defa yabancı adamı, yabancı bir odada ve loş ışık altında görüyordu.
Adam, yabancı kadını bir görüşte istemişti, “parası ile değil mi” demişti. Parası ile yabancı bir kadını yatağında olmasını istemişti ve almıştı. Kadın, geldiği ülkenin dilini hala konuşmasına rağmen, içinde bulunduğu ülkenin dilini bir iki kelime haricinde bilmiyordu.
Adam, her şeyi para ile değiştireceğine ve hükmedeceğini ilk para ile tanıştığında öğrenmişti. Kadın, parsız hayatın olmayacağını yaşarken öğrenmişti.
Adam, para ile her türlü hayalini gerçekleştirebileceğine inanmıştı ve yaşıyordu. Kadın, hayal dünyasını çocukluğunda bırakmıştı.
Adam, yatağına yabancı bir kadını ilk defa almıyordu. Kadın ilk defa bir yabancının yatağına yatmıyordu.
Adam, yatağına aldığı yabancı kadından bir çok şey aslında beklemiyordu, nefesini nefesine karıştırırken, kafasında kurguladığı bir acabasını da yok ediyordu. Acabaları yok olan adam, sırf alışkanlıktan dolayı, başkalarına anlatacağı bir öykü için yabancı bir kadını yatağına alıyordu. Kadın, yabancı erkeğin koynuna sırf para için giriyordu, aslında para yanında zorunluydu, çünkü pasaportuna el koymuş birkaç düzenbaz erkeğin beyaz kölesi konumundaydı. Cariyeydi. Tıpkı yüz yıl önce yaşamış cariyeler gibi satılıyordu ama bu sefer açık pazarda değil, el altından ama açıktan pazarlanıyordu. Her gün birkaç yatakta birkaç yabancının kokmuş nefesini içinde hissediyordu.
Adam, sırf arkadaşlarına şu milletende bir kadın ile yattım demek için yatıyordu. Kadın, korkudan yatıyordu.
Adam, yatağına yabancı bir kadını almıştı, nefesiz kalmış, kadının yanına üstünden düşmüştü. Kadın, boş göz gözler ile ona bakıyordu.
Adam, kadına göz kırptı, kadın ona acı acı güldü.
İsmail Cem Özkan

Hiç yorum yok: