2 Ocak 2011 Pazar

Korkuları yenmek için alınan önlem; fişlemek.

Korkuları yenmek için alınan önlem; fişlemek.
İnsanlara bir kod verilmesi çok eski değildir, hayvanlara verilen kodlar ise daha eskidir.
Nazi’lerin o meşhur toplama kamplarında, kodlar silinmesin diye insanların kollarına kodlar yakılmıştır, o kodu alanın artık ismi ve geldiği yerin önemi yoktur, çünkü toplama kamplarının özelliği her bireyi eşitlemek ve o eşitlik içinde kayıtsız şartsız yok etmektir. Yaşam içinde, birikimi, yaptığı işlerin artık önemi yoktur. Kodlamak, yani fişlemek bir anlamda bireyleri tek tipleştirmektir.
Fişlemek; erk sahiplerin yaptığı iştir. Nüfus kağıtları fişlemenin ilk adımıdır ve orada verilen kodlar o insanın yaşamını belirler konumdadır. Birey ismine göre ayrımcılık dahi yaşayabilir; geldiği yer, büyüdüğü kültür o insanın gelecekte ne yapacağını ve nereye kadar adım atacağının belirleyici konumuna gelebilmektedir.
Nüfus kütüğüne yapılan ilk fişlemeden sonra o insanın yaşamı boyunca değişik fişlemeler ile karşılaşacaktır, ki ölümüne kadar bu fişlemeler gerek devlet kanalı gerek özel kanallar aracılığı ile devam edecektir. Fişleyenler genelde erk sahibi olanlardır. Fişlenenler ise genelde erk için çalışanlardır.
Fişlemeler, günümüzde globaldır, çünkü gloabal çıkarların olduğu bir dünyada ve global dünyayı ilgilendiren alanlarda fişlemelerin uluslar üstü olması kadar doğal bir şey yoktur. Buna en iyi örnek paranın hareket alanında yapılan fişlemelerdir. Hangi paranın bugün nerede harcandığını bilecek kadar bir bilgi bankası dünyamızda mevcuttur. İstanbul, Kadıköy’de bir mağazada yapılan alışverişte hangi kredi kartından ne alındığını bilen bir fişleme dünya çapında izleyen bir göz tarafından bilinmektedir ve bu alınan ürün ve kimin tarafından alındığı bir bilgi bankasında bir şifre ile işlenmiş durumdadır. IBAN adı verilen bu sistem bugün bütün dünyada yaşam alanı bulmuştur ve denetleyici kurum tarafından dünyadaki para hareketi bir merkez tarafından erk sahipleri için izlenmekte ve onlara rapor olarak sunulmaktadır. Global firmalar bu hareketliğe bakarak nerede hangi mağazanın açılacağına ve hangi ürünün nerede nasıl satış yapılacağına karar verecek bir bilgi bankası ile karşı karşıya olacaktır ve yerel olandan her zaman bu bilgiler ışığı içinde hep bir adım önde olacaktır.
Fişleme bir anlamda bilgi bankası oluşturmaktır. Bu sayede ileride atılacak adımları önceden tahmin etme ve ona göre önlem almayı yanında getirir. Fişleme güvenlik sorunudur. Kim için? Elbette, erk için ve elinde olanı kaybetmekten korkanlar için.
Devletin her kurumu kendisine göre korkuları vardır, çünkü yönetmek ile sorumlu olduğu halka karşı güvensizlik içindedir ve devletler olabildiğince yaşamını uzatmak için değişik önlemler alır. En önemli önlemleri ise bireyin doğumdan itibaren başlayan fişlemedir. Devlet bu fişler için büyük büyük binalar inşaat eder, evrakları korumak her şeyden daha önemlidir. Fişler devletin bekası için en önemli arşivdir ve bu arşivi korumak ve gizlemek için elinden geleni yapar.
Her kurum, kendisi için eleman almak istediğinde bu arşivlerden yararlanır, o arşivlerin verdiği bilgiler ışığı içinde o insana güven ve güvensizlik için ilk önyargı oluşturulur. Devlet arşivleri kendi vatandaşının geleceğini belirler konumdadır ve o belgelerde onay olmadan o bireyin adım atma ve geleceğini kurma şansı yoktur.
Bireylerin özgürlüğünü ve yaşam alanını belirleyen en önemli kurumların başında adalet ile ilgilenen kurumlardır. Adalet kavramı soyuttur ve teorik olarak her bireye ayrım gözetmeden uygulanır. Bu olması gerekendir ama yaşanan pratik ise bunun öyle olmadığını ve bireyler ve kurumlar arasında hiçbir zaman eşitlik olmadığını bize kanıtlamaktadır. Eşit olmayan ilişkilerde; eşitlik doğurmaz. Var olan korumacılık bireyler ve katmanlar arasında uçurumun daha da açılmasını ortaya çıkarır, bu ayrışma aynı zamanda devletin yerine başka devletin almasını da kolaylaştırmaktadır, çünkü eşitsizlik var olan toplumsal sözleşmenin yırtılması ve yerine yeni toplumsal sözleşmesinin alması anlamına gelir.
Adalet bakanlığı işe alacağı adalet dağıtıcıları fişlediğini açıklamış, yani işe başlamadan aday adaylarını dahi fişliyorlarmış, bu bir korkunun ve güvensizliğin işaretidir. Yasalar, korkuları ortadan kaldırmak için düzenlenmiştir.
Yasalar, topluma yeni biçim vermek için düzenlemeler yapabilir, bu uygulamalar içinde toplama kampları dahi vardır. Üstelik bu kamplardan acı bir tanesi de Erzurum Aşkale’de varlık vergisi sonucunda oluşmuştur ve yasalar ile oluşturulmuştur.
Fişlemelerin bir çoğu da gizli gizli yapılır, çünkü evrensel hukuk kuralları bazı fişlemelere izin vermez, o durumda gizli fişleme yapılır ki, bu gizli fişleme karanlık ilişkilerin hareket ettiği alanı gösterir. Devlet her zaman saydam olmamıştır, karanlık noktaları hep olmuştur. Bu karanlık noktalar diktatörlük zamanları daha da genişler. Baskı dönemlerde, baskı yapanlar iktidarlarını daha da uzatmak için her konuda fişleme yapabilmektedir ve bunu doğal görebilmektedirler. Her fişleme; yaşam alanın daha da daralması anlamına gelmektedir, bireyin özgürlüğünü ve özgünlüğünü ortadan kaldırır ve tek tipleştirir.

Hiç yorum yok: