28 Temmuz 2008 Pazartesi

Güngören’de patlama!

Güngören’de patlama!

Güngören’de ki bombaların infilakı ülkemizde bir ilki de yaşattı, masum ve kalabalık bir halkın ortasına atılan ve toplu katliamı çağıran ilk bombadır ya da bombalardır.

İlk bomba ilgiyi çekmek amacıyla patlatılmış gibidir, meraklı ve kalabalık olarak izlemeye alışık ahalinin oraya toplanacağı kabul edilmiş ve ikincisi daha güçlü ve yayılım alanı geniş olan bomba patlatılmıştır. Bu bombalar planlı ve amacını iyi belirlemiştir. Bir ilktir ve son olacağını düşünmüyorum, eğer bu bombalara karşı tepki o kadar geniş tabanlı ve sert tepki olmaz ise.

Bombaların patlaması ve sonrası yaşananlar Irak’taki Şiilere yönelik saldırıları anımsattı. Genelde Şii’lerin çok olduğu pazarlarda ve ibadet yerlerinde buna benzer bombalar patlamıştır. Yüzlerce daha doğrusu binlerce insan ölmüştür. Pazar yerleri gibi kalabalık yerler hedef seçilmektedir. Aynı biçimde saldırılar Pakistan ve Amerika işgali altında olan Afganistan’da gerçekleşmiştir. Saldırı gösteriyor ki, bizler artık o ülkeler sınıfına konuyoruz!

Saldırıyı kim ve neden planlamıştır, şu andaki bilgiler altında buna net yanıt vermek zordur, alışkanlık gereği birileri suçlanır, fakat görünen değil, gerçek saldırganı ve planlayıcıyı teşhir etmek daha önemlidir. Aksi halde buna benzer saldırılar olmaya devam edecektir gibi bir his var içimde.

Saldırı bir örgüt ve planlama işi olduğu ortadadır, her olay belirli bir parmak izini içinde barındırır, çünkü korkuyu vermek isteyenler mesajını içinde barındıran eylemler yapar. Bu patlamadan kim kazançlı çıkıyor ya da kimler mesaj verme ihtiyacı duymaktadır, onlara doğru bakmak önemlidir. Mesaj verenler eylemlerine sahip çıkarlar, fakat ülkemizde işler o kadar karmaşıklaşmıştır ki, kim neden ve hangi eylem yaptığı ancak eyleme karışanların yakalanması ile olay anlaşılmaktadır. Eskiden kimin hangi tarzı olduğu, kimin eylem yaptığı, yaptığı eylemler ile anlaşılırdı, şimdi olaylara bakarak hangi eylemleri kimin yaptığını anlayan uzman var mıdır acaba? Uzun zamandır at izi it izine karışmaktadır, eylemlerdeki ayak izleri bize bir şeyler anlatmaz oldu. Ölen sadece orada tesadüfi sonucu bulunan vatandaşa olmaktadır.

Yaşama hakkını alan her türlü eylem kınanmalıdır, mahkum edilmelidir. Bu tarzda kitlesel ölümleri çağıran eylemleri yapanlar evrensel hukuk kuralları içinde, global olarak sorgulanmalı ve soruşturulmalıdır. Bu eylemler gösteriyor ki, ulusal sınırlar içinde yapılan ve tesadüf sonucu etkisi büyük olana eylemler değildir. Eylemlerin benzerlikleri ve eylem yapanların profili iyi çıkarılmalıdır. Ülkemiz bir Irak, Pakistan, Afganistan ve onlara benzeyen ülke olmamalıdır.

Güngören’de patlayan bomba tarihe atılmış bir dip not değildir, katliamdır. Bu katliam naletlenmelidir, planlayanları da gün yüzüne çıkarılmalıdır.

Hiç yorum yok: