25 Mart 2008 Salı

Lodos vurdu!

Lodos vurdu!

Havalar değişti, değişimin sürecini de lodosların yıkıcılığından da anlayabiliriz. Lodos bu sefer o kadar sert esmiş ki, çatılar yerlerinden sökülmüş ve yollara yayılmış. Yol üzerinde ne varsa çatının altında kalmış. Çatı normal olarak binanın üzerinde duru değil mi, lodos sonrası değil diye kısa yanıt verebiliriz.

Türk siyasi yapısında lodosun etkisi sürüyor. Bir yanda Ergenekon soruşturması, öte yandan parti kapatması davası, diğer yandan anayasa değişiklikleri ve yeni anayasa tartışmaları. Bütün bunların dışında Amerika’nın istekleri tek tek geliyor. İran ile savaş, Afganistan’a asker gönderme ve diğer çarpışma alanlarında cephe savaşı için asker istekleri. Çünkü ülkemizin askeri tecrübeli ve bu tecrübe kullanılmalıydı.

Ülkemizin ekonomik durumu da pek iyi gözükmüyor, karşılıksız çeklerde artışlar, habersiz kapanan işletmeler. Ülkede ulusal olanın azalması, global ekonominin sonucu olarak işletmelerin yabacı ortakların artması hatta hiç ulusal ortağın olmadığı markaların en ufak köye kadar girmiş olması nasıl yorumlanmalıdır?

Lodos sadece İstanbul’u değil, Akdeniz ve ege denizi vurmuş ama haberlerde izlerken Konya şehrinde de çatıların uçtuğunu gördüm. Lodos ülkenin ekonomisini nasıl etkiler, felaketten kar çıkaran firmalarımız gibi, işi kara dönüştürecek firmalarında varlığı yadsınmamak gerek. Her felakette ellerini ovuşturanlar mutlaka vardır. Her şey alınır satılan bir zaman dilimindeyiz!

Zamanın olmadığı biz zaman dilimi yaşadık mı? Zaman demek hareket demektir, hareketin olduğu yerde zaman vardır. Eğer hareketler hızlanırsa zamanda hızlı geçer. Ne kadar çok hızlı hareket edersek o kadar hızlı zamanı tüketiriz! Kimler şimdi zamanın farkındadır? Bugün akşam eve döndüğünüzde kaç yaşına geldiğinizi hiç düşündünüz mü? Yıl içinde doğum günleri ne çabuk geldiğini, doğum günümüzde düşünür olduk!

Lodos deniz ulaşımını felç etmiş, bir çok vapur sefere çıkamamış. Vakit nakittir diye düşünen ve vapuru kullanmak isteyenler neler neler kaybetmiştir! Lodos yaşantımıza kaç yüzyıl önce girmişti? Ne zaman adı lodos kondu? Lodosu bekleyen işadamları bayram yaparken, kimler lodosun etkisi baş ağrısı çekmiştir?

Lodoslu havada vapura binerseniz ve eğer denizin ortasındaysanız, size tavsiyem dalgaların vapuru bir yukarıya, birden aşağıya bırakmasından zevk alın, aksi halde korkulu saatler geçirirsiniz. Çocuklar parklarda oyun oynamak için sıraya girdiği tattirevaliden ne zevk alıyorsa, sizde dalgalar içinde ki vapurdan o zevki alın! Lodos böyle ilginç anıları da büyüklere yaşatabilir.

25 Mart 2008, İstanbul

Hiç yorum yok: