10 Ocak 2008 Perşembe

Hatıra ormanları artık hatıra olarak kalacak!

Hatıra ormanları artık hatıra olarak kalacak!

İSMAİL CEM ÖZKAN - Şehirlerarası yolculukları severim. İlk fırsatta yolculuğa çıkarım. Otobüs terminaline gider herhangi bir otobüsten bilet alır ve yola eskiden çıkardım. Şimdilerde yaşlılıktan olsa gerek, işim olduğunda çıkıyorum.

Otobüsler benim çocukluğumdan beri önemli bir yer tutmuştur. Okul sıralarında oturduğum kadar otobüs koltuklarında oturmuşumdur! Elbette bu abartılı söylem ile otobüsü neden tercih ettiğime geleyim, etrafı seyretmekten müthiş zevk alırım. İçinden geçtiğimiz kasaba ve köylerin evlerine bakmayı, ülkemizin gelişimini hızlı bir şekilde görürsün. Çünkü ara sıra o yoldan geçtiğim için, o köy ya da kasabada ki gelişme hemen gözüme çarpar. Yıkık dökük dam olan evlerin yerini, modern görünümlü betonarme evler almıştır zaman içinde. Bazıları zevk ile seçilmiş boyalar ile boyanmıştır, bazıları ise zevksizlik yarışmasında birincilik kazanır konumdadır. Otobüslerin mola verdikleri yerlerde zaman için de bir köy restorandı görünümünden çıkmış, modern self service restoranlara dönüşmüştür. Dönüşümü izlemek içinde olsa otobüse binmekte fayda vardır. Bozkırın ortasında yol alırım. Bozkır içinde önceleri tek gidiş gelişli yollar vardı, zaman içinde üç şeritli, şimdilerde ise otobanlara doğru geçiş yaşamaktayız. Bazen demiryollarının üzerinden köprü ile geçeriz, demiryolları hep tek hatlı olarak yerinde durur. Değişim o cephede pek olmaz. Taşların rengi değişmiş olur ama raylar hep aynı gibi durur, düşünürüm metal yorgunluğu olmaz mı bu raylarda. Yaşlandım hala raylar oldukları yerlerinde dururlar!

Yol kenarlarında bir değişim yaşanmıştı 1993 yılından sonra. Hatıra ormanları yol kenarlarında kurulmaya başlandı. Orman bakanlığı verilerine göre 12 bin hektar ağaçlandırma yapılmış, 15 milyon fidan dikilmiş. Bu rakamları görünce ülkemiz yeşeriyor sanabilirsiniz. Fakat açıklamanın devamını okuduğumuzda bu fidanlar uygun olmayan arazilere dikilmiş ve genelde yol kenarı seçilmiş. Yani hatıra ormanı yaparken yoldan gözükmesine özen gösterilmiş, içlerine bilmem kimin hatıra ormanı taşıyan büyük tabelalar yerleştirilmiş. Bu sayede yol kenarına dikilen reklam panoları işlevi görmüşler. Şimdilerde bu ormanlar yine bozkır görünümde ve tabelalar ile dolu ama ağacı olmayan orman arazisi işlevi görmekteler. Hatıra ormanı diken metal tanıtım tabelasına gösterdiği özeni, ağaca göstermediği ortaya çıkmış. Bizler bir iş yaparken dahi önce reklamı düşünüyoruz gibime geliyor. İzmir Urla’da orman arazisi üzerinde yeşile boyalı bir çok site gördüm. Otobandan giderken görebilirsiniz. Yeşil binaların en üst noktasına da Atatürk heykeli dikmişler. Sanki Dumlupınar’da düşman askerini izler gibidir. Bir hatıra ormanı değildir, fakat binaları görünce orman gibi olduğunu düşünürsünüz, çünkü yeşildir binalar! Hatıra ormanında ağaç yok! Öteki hatıra ormanlarında beton yok ama taş ve kaya ile vahşi bir görünüm sergiler, burada ise doğaya insan müdahalesi gözükür!

15 milyon ağaç olacak fidan kurumuştur. Hatıra ormanları için masraflar yapılmış ve çoğu çürümeye bırakılmıştır. Hatıra ormanlarının etrafı teller ile çevirilidir. Bir de kim adına yapıldığını belirten bir tabela vardır. Yol boyunca ben onları okuyarak otobüs seyahati yapardım. Şimdilerde bu tabelalarda yerlerinden sökülüyormuş. Demek ki yeteri kadar reklam yaptıklarına inanılıyor. Bir kişi veya kurum neden hatıra ormanı diker, sonucuna bakarak söyleyebiliriz! Yeşili ne kadar çok sevdiğimiz ortada değil mi? Denizi gören ormanları yakan, o bölgeleri ticaret hayatımıza kazandıranlar ortada değil mi?

Orman bakanlığı hatıra ormanı oluşturmak isteyenlere yoldan uzak bir arazi vermeli, ve orada yetişebilecek fidanları da bildirmek ile yükümlü olmalıydı. Ağaçlara bakmak ve onları kontrol etmekle de yükümlülüğünü yerine getirmeliydi. Maalesef, bizler gösterişe ve reklama daha çok önem verdiğimiz için bunları düşünmedik bile!...

14 Temmuz 2007

Hiç yorum yok: