7 Ocak 2008 Pazartesi

alıştık!

güzellik merkezlerinde de değişiklikler oluyor türkiye'de!
ılımlı islam modeli çok tutmuş ki, güzellik salonlarında da erkek ve bayan ayrımı yapılmaya başlandı!
hatta işi daha ileri götürüp sadece başı bağlı bayanlara hizmet veren ve hiç erkek sineğin dahi uçmasına izin verilmeyen merkezler oluşturulmaya başlandı.
yeni yıla girerken ülkemizin yeni yüzüne de alışmaya başladık.
turgut özal'ın cumhurbaşkanlığına alışamadım diye protesto eden subay şimdi ne yapıyor bilmiyorum, ama özal'ın sözü hep gündemde kaldı
"alışırlar, alışırlar!"
hep alışmaya başladık!
sürekli ve hızlı değişime de alıştık!
alışmayana ise "alışırsınız, alışırsınız!" dedik.
ılımlı islama karşı en büyük direnç göstereceğini sandığım kemalist çevre ise askeri darbe beklentisi içinde otururken, bir yanda da alışmaya başladılar!
ılımlı bir şekilde hayatımıza giren erbakan düşüncesi, şimdi hayatımızın bir parçası oldu!
eskiden erbakan ağır sanayi diyerek her yere temeller atmıştı, şimdi o temellerden hiç bir şey olmadı ama camiyi kendine kışla gören anlayış iktidara geldi!
iktidar gücünü kullanan bu anlayış yaşamın her alanına müdahale etmeye başladı.
önceleri pek önemsenmedi, fakat yaşamın her alanında kendilerini gösterdikçe rahatsızlıklarda başladı.
çatışma kaçınılmaz bir şekilde devam ediyor, fakat hala bu çatışmada yeni rejim mi galip gelecek, eskisi mi ikilemi içine sıkıştırılmaya çalışılıyor kafalar!
bu ikilemin içinde kalmayıp, başka bir çıkış yolunun varlığı unutuluyor, daha doğrusu unutturuluyor!
türkü barlarında söylenen eski bir türküye dönüşüyor!
ellerinde çakmaklar, karanlık içinde elini havaya kaldırıp bir o yana bir bu yana sallanan çakmak aydınlığında eskilerin altın günleri anılıyor!
alıştık, hem de her şeye alıştık!
özal demişti bunu!
12 eylül askerlerin müdahalesi ile hayatımız ve düşünce yapımızda geriye doğru dönüşüme alıştık!
sabah programlarında teve karşısında hiç bir şey düşünmeden, gösterilen görüntüleri yorumlamaya alıştık!
gırgır'sız ve siyasi mizahsız yaşama alıştık!
düşünmeyi getirecek her türlü aktiviteden uzak yaşamaya alıştık!
bireysel olarak eğlenemeye alıştık!
bireysel diyet programlarına uymaya alıştık!
kolesterole alıştık!
strese alıştık!
panikatak hastalığın artık ayrılmaz parçamız olmasına alıştık!
gülmemeye alıştık!
gülerken dahi rol yapmaya alıştık!
eski yılı uğralamalara ve yeni yılı karşılamalara alıştık!
hem de tek başımıza, hem de kalabalık içinde olmaya alıştık!
ne yalan söyleyeyim özal'ın hiç bir politikasını savunmam ama adam haklı çıktı!
alıştık!
30.12.2005
ismail cem özkan

Hiç yorum yok: