8 Ocak 2008 Salı

her şeyi ucuza getiriyor!

son dönemdeki gelişmeleri kafamda şöyle bir tartım ve kendimce sonuçlara ulaştım!
özelleştirme kapsamında bir çok fabrika devlet tekelinden çıkarılıp özel tekellere devredildi. özel tekkelere devredilirken türk işletmelerin kazanmasına bazılarımız da sevindi.
bunlardan biri olan ereğli demir çelik fabrikasını oyak'ın alması türk basınında sevinçli bir haber gibi yansıtıldı.
bir süre geçtikten sonra oyak kendisine bir dış yatırımcı ortak aramaya başladı.
fransa´da ise bu arada başka gelişmeler oluyordu.
ermeni soykırım tasarısı kabul edilmiş ve fransa´da soykırımı ret etmek suç unsuru olarak kabul edilmeye başlanmıştı. alınan karar tamamı ile siyasi bir karardı, tarihi gerekçeleri o kadar öne çıkarılmamıştı.
kısa bir süre öncesi fransa´da başka gerekçeler ile de olsa soykırımın kanunlar ile korunmasına karşı gelen bir bildirge yayınlandı. bu bildirgeyi yayınlayan ise fransız tarihçilerdi. doğal olarak türkiye´den bir maddi destekte almamışlardı. türk taraftarı da değillerdi, fakat türkiye´ye yansıması farklı oldu, tıpkı fransa´da araba yakarak eyleme geçen göçmen işçi çocukların eylemleri gibi!
ne tesadüfi ki, fransa bu özelleştirilen demir çelik işletmesine ortak oluverdi.
hep kafamda soru olarak duruyor, amerika her nisan ayında türkiye´den ödünler alır, senatodan bir tasarısı geçmemesi için.
her sene verilen bu ödünler ne gibi şeyler kapsadığını yıllar geçtikçe öğreniriz!
meclis sınırlarımızdan askeri araçların ırak´a geçişini engelleyen bir karar alır ama araçlar geçer gizliden! sonra duyarız ki, araçlar geçmiş! kim geçirmiş belli olmaz, soruşturma açılmaz. küçük bir haber olarak gazete sayfalarında kalır.
amerika her sene nisan ayında aldığı ödünleri iyi kullanmaktadır. belki demekteyim, fransa´da bundan ders mi çıkardı?
bu konuda kesin bir şey söyleyemem ama kafamda soru olarak durmaktadır.

hac merkezinde bir otel çökmüş ve bir çok hacı adayı orada enkaz altında kalmış.
bir hac merkezinde dahi inşaat malzemesinden beton, demir gibi şeyler çalınmış olduğunu düşünüyorum. durduk yere bir bina neden çöksün ki?
buna benzer olayı türkiye´de konya'da yaşamıştık! gerçi mütahidi küçük bir ceza ile kurtulmuştu!
belki daha sonra hacca giderek günahlarından da arınmıştır bu mütahit!
hac merkezinde bu tip olayın olması önce beni şaşırttı, sonra işini bilen bir mütahit olduğunu düşündüm. işin kara mizah tarafı bence bu oluyor!
her şeyi ucuza getiriyor!

ırak'ta şiilere yönelik saldırıların ırak'lı sunii araplar tarafından yapıldığını ama planlayıcıların pakistan veya afganlı olma ihtimalin yüksek olduğunu düşünüyorum. çünkü pakistan sınırları içinde uzun yıllardır şii camilerine sürekli bu tip saldırılar olmaktadır!
ibadet merkezlerine saldıran isami düşünceyi nereye koyacağımı bilmiyorum!
bu saldırılara karşı neden bugüne kadar islami kesim tarafından kınama gelmedi?
hangi islami ülke bu saldırıları kınadı?
kınamamak gizliden desteklemek anlamına gelmiyor mu?

dubai yeni prensine kavuştu, eskisini uğurlamaya ve yenisini kutlamaya türkiye başbakan düzeyinde katıldı!
bu arada dış işleri bakanı israil'deydi!
bunu arap dünyası dikkatlice izliyordur sanırım!
araplar arasındaki yerleşik olan türk düşmanlığı tohumlarına yenileri ekildiğini düşünmekteyim!
06.01.2006
ismail cem özkan

Hiç yorum yok: